İyi bir milletiz biz.
Sevgi dolu bir milletiz her yolumuz geçiyor sevgi denen o şelaleden.
Çok iyi bir milletiz biz,
Öylesine iyi bir milletiz ki, bırakın bizi biz yapan değerleri unutmayı, yapılan ihanet ve kötülükleri bile hatırlamıyoruz…Çünkü içimiz sevgi dolu. Hatırlayıp ta ne yapacağız ki.. Boş beleş olsa da sevmek varken…
Boş konuşanları dinlemeyi seviyoruz, haramileri baş tacı, eşkiyaları kahraman yapar gurur duyarız.
Yalanlara inanmayı riyalarla hayaller kurmayı, soytarılara gülmeyi, düzenbazlara inanmayı seviyoruz. Seviyoruz işte içimizde var bu sevgi. Atsan atılmıyor. Atmakta işimize gelmiyor aslında..
Eleştirmeyi seviyoruz. İyi ve doğru bir şey yapanı eleştirmek bizi ondan daha akıllı yapar algısı var galiba bizde.
Yargılamayı seviyoruz. Kişiyi veya olayı kendimizce yargılayınca ne kadar kültürlü ve bilgili olduğumuz keşfedilir, içimizdeki cevher fark edilir saygınlık kazanırız sanıyoruz..
Biz millet ve devlet için taş üstüne taş koymamışken, ömrünü bu yola adamışları yargılamak ve genellikle kötülemek bilgi dağarcığımızın yüceliğini gösteriyor herkese.
Karalamayı seviyoruz.. Ne de olsa “bozuk saat bile günde 2 kere doğruyu gösterir” felsefesi var bizde. Ya bu sefer doğruysa diye seviyoruz bizden üstün güçlü ve doğru olanları karalamayı…Gösterişle görmemişliği örtbas etmeyi seviyoruz.
Marka model önemlidir bizim için. Üretmeden, hak etmeden kazanmak bize en uygun ekonomi modelidir. Çünkü Nasraddin Hocanın “ye kürküm ye” olayının içinden geçmiştir tarihimiz.
Akıllı bir milletiz biz.
Zenginleri varlıklı olan insanları severiz. zenginden, mevki makam sahibi insanlardan bize zarar geleceğine kimse inandıramaz bizi. Başımıza ne gelirse fakir fukara ve muhtaçtan gelir! Çünkü bunların kazanmak için her bir şeyi yapabileceğine inanırız. Zenginin, mevki makam sahibinin kazanımlarını nasıl ne hangi şartlarda yaptığını sorgulamaya bile gerek duymaz haddimizi biliriz…
Merhametli bir milletiz biz.
Bırakın bize hizmet edenleri bir tarafa. İhanet edenleri, bizi yanlışa sürükleyenleri, bizi küçük ve hor görenleri bile başımızın üstünde taşımayı görev, marifet sayarız…
Kültürlü bir milletiz biz..
Mevlana’yı, Yunus Emre’yi, Dadaloğlu’nu, Pir Sultan Abdal’ı içimizden çıkarmış olsak bile okumaya, anlamaya çalışmaz gerekte duymayız ..
Dindar bir milletiz biz,
Komşumuz açmış tokmuş, varmış yokmuş ilgilenmeyiz. Mübarek cuma günleri çiçekli mesajlar atar ramazanda lüks iftar sofralarında günahlarımızdan arınır ardından muhteşem tatillerde bayramı bayram ederiz.
Anlayacağınız gibi iyi bir milletiz biz, akıllı, merhametli, kültürlü, dindar anlayışlı ve sevgi dolu çok iyi bir millet…
Ne demişti Serdari;
Nesini söyleyim canım efendim?
Gayri düzen tutmaz telimiz bizim telimiz bizim.
Arzuhâl eylesem deftere sığmaz.
Omuzdan kesilmiş kolumuz bizim.
VESSELAM
